i4z4a
“Kastamonu Kimliği” külliyatı elbette farklı kollardan gelen derelerin billur sularından asırlar boyu süzüle süzüle biriken bir derya, mayasında “irfan”, haletiruhiyesinde “hikmet”… 6p1l3f
Daim ısrar ve hedefinde “kemal”.
“Kastamonu Kimliği” sütunlarından biri cennetmekan “Mehmet Ali Özeflanili”…
Ahşap oyma sanatkarlığı makamında “nakkaş, nahhat, kendekar, kalemkar”.
Ahşap oyma sanatının “Selçuklu” ekolünün Kastamonulu temsilcisi…
Bu sanatta “Kastamonu Kimliği” var eden usta.
Babasından öğrendiği marangozluk mesleğini “sanat” ile buluşturan Mehmet Ali Özeflanili 1967 yılından itibaren tamamen “ahşap oyma” sanatına yöneldi…
Sanatçı mizacı “gezgin” olur, “Bursa, Ankara, İstanbul, Konya” camilerini yerinde inceledi; minber, mihrap ve vaiz kürsülerindeki motifleri raptetti zihnine.
“Kastamonu Kuyudibi Camii” minberi ile ilk eserini verdi…
“İnebolu Boyran Camii, İnebolu Yahyapaşa Camii, Ankara Etlik Aydın Camii, Ankara Etimesgut Tiritoğlu Camii” minberleri; “Polatlı Raziye Hanım Camii vaiz kürsüsü”, “Taşköprü Karasait Cami minberi ve iki çift kapısı”, “Taşköprü Karasait Camii minberi, vaiz kürsüsü, iki çift kapısı”, “İstanbul Bakırköy Güngören Hüseyin Emek Camii minber ve bir çift kapısı”, “Kastamonu Şeker Fabrikası Camii minberi, vaiz kürsüsü, çift kapısı”, “Diyanet İşleri Başkanlığı makam masası”, Başbakan Yardımcılığı makam masası”, “Kastamonu Sanayi Çarşısı Camii minberi, vaiz kürsüsü, mihrabı” eserlerini miras bıraktı.
Kastamonu’yu “kimlikli” kılan kültür insanlarından Mehmet Ali Eflanilioğlu…
Eserleriyle Kastamonu Kültürü’nün inşasına taş oldu, motif oldu, sütun oldu.
Mehmet Ali Eflanilioğlu’nun andıkça Kastamonuluyuz…
Eserleriyle gururlandıkça, emeğini dilimize doladıkça, vefada kusur etmedikçe kimlikliyiz.
Şad olsun…
Cennetmekan.
(Bu yazıya karar vermemin müsebbibi kültür araştırmacısı Nail Tan’ın “Kastamonu’da Ağaç Oyma Sanatkarı Mehmet Ali Özeflanili” başlıklı yazısıdır…
Kastamonu Kimliği’nin bir diğer sütunu Nail Tan’a şükranlarımı sunuyorum.
Tan’ın Özeflanili’yi anlattığı yazısı Türk Etnografya Dergisi’nin 1982 tarihli 17’inci sayısında yayımlandı…
Ve o dergi nereden kaldıysa elimde.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü yayımı olan dergi Türk Kültürü üzerine eşsiz bir kaynak kesinlikle…
Okumaya doyamadım.
Tan’ın Özeflanili’ye dair bir paragrafını okuyalım…
“Mehmet Ali Usta, Selçukluların oyma tekniğini kullanıyor. Tezyinat zemin üzerinde kabartma şeklinde beliriyor. Geometrik şekiller, çiçekler, bitkisel motifler, ve dini yazılar eserlerini süslemektedir. Hat sanatına da ilgi duyan sanatkar, oyacağı yazıları dikkatle seçiyor. Minber ve mihrapta oyduğu yazıların kalıbını Hattat Taşköprülü Nuri Filbeşiktaş, Hamit Aytaç ve Kastamonulu Emrullah Demirkaya’nın eserlerinden çıkarmış.”
“Taşköprülü Nuri Filbeşiktaş, Hamit Aytaç ve Kastamonulu Emrullah Demirkaya” üstatları bilahare okumak için ayırıyorum…
Kastamonu Kültürü’nün zenginliği önünde saygıyla eğilerek.
Türk Kültürü’nün sanat izini günümüze taşıyan ve miras bırakan Mehmet Ali Özeflanili ile ne kadar övünsek az…
Anısı baki.)
(Kıymetli hemşerimiz Nail Tan’ın “yazı” disiplinine daim hayran oldum…
Komşu sayfalarda yer almaktan hep onur duydum.
Sütün komşuluğu kıymet katar çırağa…
Usta eğitir.
Sayesinde yazı sicilime Mehmet Ali Özeflanili’yi kattım…
Şükran ve saygıyla.)
Not: “Oyma” sanatının evveliyatı mağara resimlerine kadar gidiyor olsa gerek…
Binlerce yıllık mazi.
Kaya mezarlarını da katmak lazım haliyle silsileye…
Mezar taşlarını unutmamak lazım.
Hemen her medeniyetin “oyma” sanatını bir şekliyle ve farklı bir amaca yönelik kullanmış olmasına şaşmamak lazım…
Başta dini ve siyasi gereklerle taştan ahşaba farklı malzemeyi sanat ile dönüştürmenin dip bir kökenini aramak gereksiz.
Türklerin oymacılık sanatını Çinli ustalardan öğrendiği iddiası var…
Hatta “Türk-Çin Üslubu” söz konusu en başta.
Abbasilerin Samarra Camii’ndeki ahşap oyma motifleri ve işçiliği ile “Türk” üslubunun bağımsızlaştığı kaydediliyor…
Ardından “Selçuklu, Anadolu Selçuklu ve Osmanlı” medeniyetlerinde tam anlamıyla boy atıyor Türk ahşap oyma sanatı.
Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nde “Oymacılık” konulu yazının son cümlesi gurur kaynağı Kastamonu namına…
“Günümüzde Kastamonu başta olmak üzere Türkiye’nin bazı illerinde ahşap oymacılığı sürdürülmeye çalışılmaktadır; Kahramanmaraş yöresi özellikle oyma ceviz çeyiz sandığı yapımında ün kazanmıştır.”
Not 2: Bir yandan da “keder” Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nde yer alan paragraf…
Kastamonu’da “ahşap oyma” sanatı Türkiye lideri olacak ölçüde varlığını sürdürüyor mu?
Sanırım “hayır”…
Kastamonu Kimliği “su alıyor”.